Keçiboynuzu, bir keçiboynuzu ağacında yetişir ve ağacın dallarından salkımlar halinde sarkar. Çiçeklenme noktasından itibaren keçiboynuzu kabuklarının hasat için ağaçta olgunlaşması 11 ay sürer.
Erkek, dişi ve hermafrodit keçiboynuzu ağaçları vardır. Erkek ağaçlar sadece dişi ağaçların tozlaşması için çiçek üretir ve erkek ağaçlar asla keçiboynuzu meyvesi üretmez. Dişi ağaçlar keçiboynuzu meyvesi üretir veya erkek çiçekli bir ağacın ya da hermafrodit çiçekli bir ağacın tozlaşmasına ihtiyaç duyar. Hermafrodit ağaçları hem erkek hem de dişi çiçekler üretir, böylece keçiboynuzu meyvesi üretmek için kendi kendine tozlaşabilir ve ayrıca yakındaki diğer dişi ağaçları tozlaştırabilir.
Keçiboynuzu, bitkinin nasıl hazırlandığına bağlı olarak, sağlık sorunları için doğal bir çare olarak kullanılabilen birçok fayda içerir (1). Meyve, üç farklı parçadan oluşur; dış kabuk, besleyici endosperm ve iç tohum.
Keçiboynuzunun protein oranı yüksektir, temel vitaminleri içerir ve çoğu atıştırmalık yiyeceğe sağlıklı bir alternatiftir. Keçiboynuzu şu şekilde faydalıdır:
Gallik asit bakımından zengin tanenler içerir. Gallik asit, anti-alerjik, antiseptik ve anti-bakteriyel faydalar sağlar.
Çözünmeyen lif bakımından zengindir.
İyi bir E vitamini kaynağı.
Tiamin (B vitamini), Riboflavin (B2 vitamini), Niasin (A vitamini), alfa-tokoferol ve ergokalsiferol (D2 vitamini) içerir.
Antioksidanlarla ve bitkisel besinlerle dolu.
Potasyum ve magnezyum içeriği yüksektir.
Gluten içermez.
Kafein içermez.
Kimyasal veya koruyucu içermez ve % 100 doğaldır.
Yapılan araştırmalara göre, Keçiboynuzu aşağıdakiler gibi birçok sağlık sorununun çözülmesine yardımcı olabilir:
Sindirim Sağlığını Destekler
livingstrong.com’a göre düzenli olarak keçiboynuzu yemek, sindirim sağlığının yönetimine yardımcı olabilir. Keçiboynuzunda bulunan tanenler, sindirim sürecini düzenlemeye yardımcı olan bazı maddelerin (enzimlerin) etkinliğini artırabilir. Ek olarak, keçiboynuzu vücuda temel antioksidanlar sağlayan güçlü anti-viral faydalar sunar. Tanen bakımından zengin gıdalar, asit üretimini azalttığı ve ilgili rahatsızlıklarla mücadele ettiğinden, genellikle ishal tedavisi için tavsiye edilir. (1)
Kan Şekeri Seviyelerini Düzenler
Uzmanlar, keçiboynuzunun doğal olarak kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olan lif içerdiğini söylüyor (diyabet hastaları için faydalıdır). (2) Çözünmeyen bir lif ürünü olan keçiboynuzu (bir tür inositol olan pinitol içerir), sindirim sisteminde suyun bağlanmasına yardımcı olur, bu da bağırsak sisteminin sağlığını artırır ve kan şekerini düzenler.
Osteoporoz ve Çocuk Felci İçin Önerilmiştir
Keçiboynuzu fosfor ve kalsiyum bakımından yüksektir, bu da osteoporoz hastalığına karşı mücadelede yardımcı olabileceği anlamına gelir. Ayrıca yüksek kalsiyum ve gallik asit seviyeleri nedeniyle çocuk felci rahatsızlığı geçiren çocuklar için de tavsiye edilmiştir. Kolesterol seviyelerinin düşürülmesini destekler.
Keçiboynuzunun içerdiği yüksek oranda çözünmeyen lif nedeniyle, araştırmalar keçiboynuzunun kolesterol seviyelerini düşürme potansiyeline sahip olduğunu göstermektedir. Keçiboynuzları, güçlü antioksidanlar olan lignin ve polifenollerin doğal olarak yüksek seviyelerine sahiptir. Prepared Foods Network’e göre bu antioksidanlar mide asitlerine ve kolesterole bağlanarak vücuttan geçmelerine ve atılmalarına yardımcı olur. (3)
Kilo Kontrolü Sorunlarının Çözümüne Yardımcıdır
ABD’de yürütülen bir klinik çalışmada, keçiboynuzu posası preparatı tüketimi, asillenmiş ghrelin ve trigliseritlerin yemek sonrası tepkilerini azaltmış, bu da yağ asidi oksidasyonunun artmasına yönelik bir değişiklik olduğunu düşündürmüştür. Başka bir deyişle, keçiboynuzu lifi enerji alımında faydalı etkiler gösterebilir ve böylece vücut ağırlığını azaltabilir.
Soğuk Algınlığı veya Grip İçin Destekleyicidir
Keçiboynuzları E vitamini açısından zengin, antioksidan ve bitkisel besinlerle dolu olduğundan, zaman zaman anemi, öksürük, osteoklasis, soğuk algınlığı ve grip tedavisine yardımcı olarak önerilmiştir. Keçiboynuzu ayrıca anti-alerjik, antiseptik ve anti-bakteriyel faydalar sağlayan Gallik asit içerir. Bazı nadir durumlarda, uzmanlar akciğer kanseri olan hastaların değişikliklerini azaltmaya yardımcı olmak için keçiboynuzu kullanılmasını önermişlerdir.
Glutensizdir.
Sindirimi iyileştirir (obeziteye yardımcı olabilir).
Çocuklarda ve yetişkinlerde ishali tedavi etmek için kullanılabilir. (1)
Astıma karşı etkili bir aktif madde içerir. Keçiboynuzu, alerjiden kaynaklanan astım sorunları için de kullanılır.
İyi bir balgam söktürücüdür.
Kafein içermez.
A, B1, B2, B3, D ve E vitaminlerini içerir ve öksürük, grip, amimia ve osteoklaz tedavisinde kullanılır.
Düzenli kullanılırsa akciğer kanserini önlemeye yardımcı olabilir.
Keçiboynuzu tanenleri gallik asit içerir. Gallik asit bir analjeziktir, anti-alerjik olarak kullanılabilir ve antibakteriyeldir. Aynı zamanda bir antioksidan, antiviral ve antiseptiktir.
Ayrıca potasyum ve magnezyum bakımından yüksektir ve demir, manganez, baryum, bakır ve nikel içerir.
Keçiboynuzu tanenlerindeki gallik asit çocuk felcini önlemeye yardımcı olduğu için çocuklarda çocuk felci tedavisinde kullanılır.
Fosfor ve kalsiyum açısından zengindir. Bu nedenle osteoporoz ile mücadelede kullanılır.
IBS’ye (İrritabl bağırsak sendromu) yardımcı olur.
Boğaz ağrısını ve öksürüğü yatıştırmaya yardımcı olur.
Keçiboynuzu
Erkek, dişi ve hermafrodit keçiboynuzu ağaçları vardır. Erkek ağaçlar sadece dişi ağaçların tozlaşması için çiçek üretir ve erkek ağaçlar asla keçiboynuzu meyvesi üretmez. Dişi ağaçlar keçiboynuzu meyvesi üretir veya erkek çiçekli bir ağacın ya da hermafrodit çiçekli bir ağacın tozlaşmasına ihtiyaç duyar. Hermafrodit ağaçları hem erkek hem de dişi çiçekler üretir, böylece keçiboynuzu meyvesi üretmek için kendi kendine tozlaşabilir ve ayrıca yakındaki diğer dişi ağaçları tozlaştırabilir.
Keçiboynuzu, bitkinin nasıl hazırlandığına bağlı olarak, sağlık sorunları için doğal bir çare olarak kullanılabilen birçok fayda içerir (1). Meyve, üç farklı parçadan oluşur; dış kabuk, besleyici endosperm ve iç tohum.
Keçiboynuzunun protein oranı yüksektir, temel vitaminleri içerir ve çoğu atıştırmalık yiyeceğe sağlıklı bir alternatiftir. Keçiboynuzu şu şekilde faydalıdır:
Yapılan araştırmalara göre, Keçiboynuzu aşağıdakiler gibi birçok sağlık sorununun çözülmesine yardımcı olabilir:
Sindirim Sağlığını Destekler
livingstrong.com’a göre düzenli olarak keçiboynuzu yemek, sindirim sağlığının yönetimine yardımcı olabilir. Keçiboynuzunda bulunan tanenler, sindirim sürecini düzenlemeye yardımcı olan bazı maddelerin (enzimlerin) etkinliğini artırabilir. Ek olarak, keçiboynuzu vücuda temel antioksidanlar sağlayan güçlü anti-viral faydalar sunar. Tanen bakımından zengin gıdalar, asit üretimini azalttığı ve ilgili rahatsızlıklarla mücadele ettiğinden, genellikle ishal tedavisi için tavsiye edilir. (1)
Kan Şekeri Seviyelerini Düzenler
Uzmanlar, keçiboynuzunun doğal olarak kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olan lif içerdiğini söylüyor (diyabet hastaları için faydalıdır). (2) Çözünmeyen bir lif ürünü olan keçiboynuzu (bir tür inositol olan pinitol içerir), sindirim sisteminde suyun bağlanmasına yardımcı olur, bu da bağırsak sisteminin sağlığını artırır ve kan şekerini düzenler.
Osteoporoz ve Çocuk Felci İçin Önerilmiştir
Keçiboynuzu fosfor ve kalsiyum bakımından yüksektir, bu da osteoporoz hastalığına karşı mücadelede yardımcı olabileceği anlamına gelir. Ayrıca yüksek kalsiyum ve gallik asit seviyeleri nedeniyle çocuk felci rahatsızlığı geçiren çocuklar için de tavsiye edilmiştir. Kolesterol seviyelerinin düşürülmesini destekler.
Keçiboynuzunun içerdiği yüksek oranda çözünmeyen lif nedeniyle, araştırmalar keçiboynuzunun kolesterol seviyelerini düşürme potansiyeline sahip olduğunu göstermektedir. Keçiboynuzları, güçlü antioksidanlar olan lignin ve polifenollerin doğal olarak yüksek seviyelerine sahiptir. Prepared Foods Network’e göre bu antioksidanlar mide asitlerine ve kolesterole bağlanarak vücuttan geçmelerine ve atılmalarına yardımcı olur. (3)
Kilo Kontrolü Sorunlarının Çözümüne Yardımcıdır
ABD’de yürütülen bir klinik çalışmada, keçiboynuzu posası preparatı tüketimi, asillenmiş ghrelin ve trigliseritlerin yemek sonrası tepkilerini azaltmış, bu da yağ asidi oksidasyonunun artmasına yönelik bir değişiklik olduğunu düşündürmüştür. Başka bir deyişle, keçiboynuzu lifi enerji alımında faydalı etkiler gösterebilir ve böylece vücut ağırlığını azaltabilir.
Soğuk Algınlığı veya Grip İçin Destekleyicidir
Keçiboynuzları E vitamini açısından zengin, antioksidan ve bitkisel besinlerle dolu olduğundan, zaman zaman anemi, öksürük, osteoklasis, soğuk algınlığı ve grip tedavisine yardımcı olarak önerilmiştir. Keçiboynuzu ayrıca anti-alerjik, antiseptik ve anti-bakteriyel faydalar sağlayan Gallik asit içerir. Bazı nadir durumlarda, uzmanlar akciğer kanseri olan hastaların değişikliklerini azaltmaya yardımcı olmak için keçiboynuzu kullanılmasını önermişlerdir.