Dünyanın Eril Enerjine İhtiyacı Var

Dinlenmek kadar çalışmaya, kendini bulmak için köşeye çekilmek kadar dış dünyanın gündemi ile ilgilenmeye, zaman zaman başkaları ile rekabet içinde olmaya, zor durumlarla başa çıkacak kadar güçlenmeye ihtiyacımız var. Yani eril enerjiye!

Hepimizin bildiği ve hatta yaşadığı bir gerçeği burada bir kez daha tekrar edelim.
Günümüz dünyası çok stres dolu.
Çoğumuz ağır rekabet ortamında, çok çalışıyoruz.
Devamlı stres altındayız.
Yüklerimiz çok ağır.
Yoğun bir gelecek kaygımız var, zaman zaman kendimizi çaresiz hissediyoruz.

Bu ve benzeri durumlar bizde ağır anksiyetik duygu durum bozukluklarına neden olabiliyor ve elbette iyi, güvende, mutlu ve huzurlu hissetmek için kendimize çareler arıyoruz. Bu arayışta karşımıza meditasyon pratikleri, farkındalık çalışmaları, derin inziva kampları çıkıyor.

Rekabetçi ortamları terk edip kendini tanıma yolculuğuna çıkmakla ilgili binlerce kişisel gelişim kitapları belki raflarda gözümüze çarpıyor.

Her şeyi arkalarında bırakarak Urla’da yeni bir hayata başlayan arkadaşlar var belki yakın çevremizde…

Tüm bunların hepsi birbirinden kıymetli çalışmalar, öneriler, fikirler. Biz modern insanların huzura, mutluluğa, sakinliğe, kendini güvende hissetmeye derinden ihtiyacımız var, burası çok doğru.

Deli gibi hızlı akan modern dünyada insanlar doğal olarak durmaya, sakinleşmeye, kendi dünyalarına çekilmeye ihtiyaç duyuyorlar.

Fakat burada aklımızından şu önemli şeyi çıkarmamamız gerekli. Dinlenmek kadar çalışmaya, kendini bulmak için köşeye çekilmek kadar dış dünyanın gündemi ile ilgilenmeye, zaman zaman başkaları ile rekabet içinde olmaya, zor durumlarla başa çıkacak kadar güçlenmeye ihtiyacımız var.

Yani eril enerjiye!

Dünya sağlıklı, dengeli, güçlü bir eril enerjiye her zamankinden daha çok gereksinim duyuyor. Eril enerji yöneticidir, harekete geçiricidir, dünyanın dönmesini sağlar. Ve şunu unutmamak gerekir ki iç huzura ve tatmine ulaşabilmek için çoğu zaman dış dünyada sağlıklı bir biçimde var olmayı öğrenmemiz gerekli.

Nasıl mı öğreneceğiz?
Eril enerji çalışarak tabii ki.

Gelin şimdi en temel eril enerji ilkelerine bir göz atalım. Siz de bu ilkelerde ne durumdasınız bir bakın.

 

Kendini Yönetme İlkesi

Güçlü bir maskülen enerjinin en büyük göstergesi liderlik yapabilme gücüdür. Lider olmak, yani içinde bulunulan sosyal çevreyi etkilemek ve harekete geçirmek için atılacak ilk adım nedir biliyor musunuz? Kişinin kendini yönetmeyi becermesi.

Dış dünya zaman zaman çok eğlenceli, baştan çıkarıcı olabilir. Güçlü ve dengeli bir maskülen enerji ise kişinin ilk önce kendi kendinin lideri olmasını gerektirir. Disiplinli olmak, zaaflarını yönetebilmek, hayır diyebilmek güçlü bir karakter göstergesidir.

Nasıl ki bir lider yapılması gerekeni yapıyorsa eril enerjisi güçlü olan biri de kendi hayatında tam olarak yapılması gerekeni yapar.

Hiç uzatmadan, mızmızlanmadan!

 

Harekete Geçme İlkesi

Maskülen enerji harekete geçmekle ilgilidir. Uzatmadan, ertelemeden, bahane üretmeden yapılması gerekeni yapmak maskülen enerjinin doğasında vardır. Hayat muhteşem fikirleri olanları değil, harekete geçenleri ödüllendirir. Maskülen enerji tüm cazibesini ve vazgeçilmezliğini harekete geçmekten alır.

Yapılması gereken, sadece yapılmalı! Hiç beklemeden.

 

Sessiz Kalabilme İlkesi

Devamlı hareket halinde olma, dış dünyaya kendini çok kaptırma, çok konuşma maskülen gücü paramparça edip, güçsüzleştirir. Maskülen enerjisi güçlü olan bir kişi sessizlikten rahatsız olmaz; sessiz kalabilmek insanı çok iyi bir gözlemci yapar ki iyi bir gözlemci olmak kişiliği çok güçlendirecektir.

İyi gözlemcilik sadece kişinin çevresine karşı değil kendine de yönelteceği bir fener olacaktır. Sessiz kalabilmek, zaman zaman inzivaya çekilmek, maskülen gücü içeriden besler ve güçlendirir.

Ve sessizlik bize başka bir güç verir:
İyi bir dinleyici olma gücü.

Karşındakini net olarak dinlemeden, anlamadan doğru kararlar verebilmenin imkanı olmaz. Doğru harekete geçmenin ilk adımı da doğru kararlar alabilmekten geçer.

Sessiz kalabilme başarısı gerçek bir eril güçtür.

 

Kendi Odağında Kalabilme İlkesi

Maskülen enerji güçlü olmakla ilgilidir. Gerçek güç ise klasik anlamda fiziksel gücünün dışında / ötesinde kişinin kendi merkezinde ve odağında kalabilmesidir. Dış dünyada olup bitenlerden hariç, kişinin kendi gündeminde kalabilmesi gerçek bir maskülen güçtür.

Gerçekleşmeyi bekleyen planlar, hedefler, arzular disiplinli bir biçimde oluştururlan eylem haritasından geçer. Önemli olan, kişinin kendi gerçeğine sadık kalarak kendi hayatının kontrolününde kalabilmesidir.

 

Sevilmemeyi Göze Alma İlkesi

Herkes tarafından sevilmek, beğenilmek, onaylanmak oldukça caziptir. Ama sevilmek kadar ve bazen de sevilmekten daha kıymetli bir başka durum daha vardır:

Saygı duyulmak.

Çevremiz tarafından sevilebiliriz, pohpohlanabiliriz ama bu durum her zaman saygıyı yanında getirmeyebilir. İnsanlar yeterli buldukları, yaptıkları işlere güvendikleri kişilere saygı duyarlar. Adeletli, güvenilir olmak, profesyonel işinde iyi olmak ve derinlemesine bilgili olmak saygın bir kişi olmanın adımlarından birkaçı.

Ve elbette sınırlarını iyi belirlemek, gerektiğinde hayır diyebilmek ve bazı sert, radikal kararlar alabilmek saygın bir kişiliğin yapı taşlarıdır.

Yakın çevremiz, ailemiz, arkadaşlarımız elbette bizi sevsin, beğensin ama geniş çevre tarafından sevilmek yerine saygın bulunmayı tercih etmek eril enerjinin her zaman yüzde yüz net tercihidir.